Tıbbi Birimlerimiz
Anasayfa / Tıbbi Birimlerimiz / Üroloji
Üroloji

 

 

       ÜROLOJİ(BEVLİYE):

 

Meydan Hastanesi Üroloji bölümün'de, yetişkin ve çocuk hastalara enerjik ve gelişmeleri izleyen sağlık personeli kadrosu ile yüksek kalitede ürolojik muayene, tetkik ve tedavi hizmeti verilmektedir.Üroloji bölümünde çalışan hekimimiz klinik deneyimlerini, bilimsel çalışma ve araştırmalara dayanan birikimlerini kullanarak üroloji hizmetlerini yetkin biçimde sunmayı amaçlamıştır.

Bu bölümlerdeki hekimimizle görüşmek üzere 0 414 315 71 41 aramanız yeterli olacaktır.

Varikosel ve infertilite(kısırlık)

Varikosel ;testislere giden toplardamarlardaki genişleme ve buna bağlı kan akımında geriye kaçışa denir. Varikosel %85 oranında sol testis toplar damarında görülür. %15 iki taraflı olur. Varikosel sadece sağ tarafta görülüyorsa ek tetkike gerek vardır. Evliliklerin yaklaşık % 15-20 kadarında istedikleri zamanda ve sayıda çocuk yapamama sıkıntısı yaşanmaktadır. Çiftlerin kısırlık sorununda sadece erkeğe bağlı faktörler % 20 kadar olup, ailelerin % 40’da erkekte bulunan sorun kadındaki soruna eklenmekte; çocuk sahibi olmakta zorluk yaşayan çiftlerin % 50-60'ında, erkekteki bir sorunun kısmen de kısırlık sorununa katkısı olduğu ortaya çıkmaktadır. Erkekteki sorunların çoğu muayene ve sperm tahlilinden anlaşılabilirse de, bazı durumlar özel tetkikler gerektirebilir.Erkekte kısırlık açısından değerlendirme ilk aşamada Ürolog-Androlog ile yapılacak bir görüşme ve doğru şekilde sperm verilerek, WHO (Dünya Sağlık Örgütü) kriterlerinde değerlendirilen en az iki adet spermiogram ile başlatılır. İlk değerlendirmeler sonucunda muayene veya sperm testinde sorun belirlenirse detaylı tetkiklere geçilecektir. Bunlar spermle yapılan daha detaylı tetkikler, hormon analizleri, ultrasonografi ve bazı diğer radyolojik ve genetik testler olabilir.

 

   Tetkiklerin tamamlanması sonucu erkeğin menisindeki sperm hücrelerinin sayı, hareketlilik ve kalitesi arttırarak, dölleme kapasitesini yükseltecek tedavilere geçilir. Kısırlık sorunu olan erkeklerin bir kısmı, eksikliği saptanan hormonların yerine konması veya uygun hormonal yapısı olan hastalarda ilaçlar ile sperm sayıları arttırılarak tedavi edilebilir

VARİKOSEL TEDAVİSİ:

Varikosel cerrahisi; teknik açıdan başarılı ve komplikasyon ihtimali en düşük cerrahi uygulamalardan birisidir.Açık cerrahi ve Mikrocerrahi ile varikosel tedavisi yapılabilmektedir.Cerrahi uygulamalarda seçilmiş hastalarda başarı %90’nın üzerine çıkabilmekte.Ciddi komplikasyon oranı %0'a, önemsiz komplikasyon oranı %3-5'e kadar inebilmektedir.Varikosel tedavisinde radyolojik bir girişim olan embolizasyon yöntemi düşük başarı ve yüksek ciddi komplikasyon oranları nedeni ile tercih edilmemektedir. Varikosel ağrı nedeni de olabilir. Ağrının geçeceği garanti edilemezse de mikrocerrahi yöntem ve ağrıya yönelik operasyon tekniklerinin uygulanması ile birçok vakada ağrı ortadan kalkmaktadır

   Üriner sisitem taş hastalığı:

 Böbrek,üreter,Mesane ve Üretra da (mesaneden dışarıya uzanan idrar kanalı) taş görülmesi ile karakterize hastalıktır. Her yaş grubunda görülebilir. Ailevi geçiş ve çevresel faktörler önemli rol oynamaktadır.

   Temel şikayet ağrıdır. Ama hiç ağrısı olmadan da yapılan tetkiklerde hastada taş tespit edebilir. Ağrının şiddeti ve yeri ise, taşın idrar yollarındaki konumuna göre farklılıklar gösterir.Bir insanın çekebileceği, bilinen en şiddetli ilk üç ağrı arasındadır. Böbrek içerisindeki taşın ağrısı, arka-yan sırt bölgesinde olurken, Üreterdeki (böbrek ile mesane arasındaki idrar kanalı) taşın ağrısı ise üreterdeki konumuna göre ve böbrekte yapmış olduğu etkiye bağlı değişebilmektedir.     

   Mesanede ki taşlar nispeten ağrısızdır, Üretra’daki (mesaneden dışarıya uzanan idrar kanalı) taşlar ise direk idrar kanalını tıkamasından dolayı idrar yapamama ve ciddi ağrı şikayetine sebep olmaktadır. Bütün bunların yanında, idrar yollarındaki taşlara bağlı ağrı ile gelen hastada görebileceğimiz ortak şikayetler, idrarda kanama, ağrıya bağlı bulantı kusmadır.

   Taş hastalığının tedavisi:

   ESWL(Ses dalgasıyla taş kırma) veya bunun yapılması uygun olmayan hastalarda cerrahi seçenekler düşünülmelidir. Bugün Üriner sistemin taşlarında Cerrahi seçenekleri kapalı yöntemler oluşturmaktadır. Açık cerrahi seçenekler, sadece çok özel seçilmiş hastalarda uygulanmaktadır.

   İdrar yollarındaki taşın bulunduğu yere göre farklı endoskopik araçlarla operasyonlar yapılmaktadır. Bu yüzden taşın bulunduğu yer çok önemlidir. İdrar yollarında kapalı taş cerrahisinde kullanılan ekipmanlar çok çeşitlidir.

    Vücut tekrar taş yapar mı?

   Teorik olarak evet. Taşların oluşma mekanizmasında genetik yapı kadar metabolik sebeplerin de etken olması sebebiyle, ister cerrahi yolla olsun ister olmasın, elde edilen taşların analiz edilmesinde yarar vardır.Kan ve idrar analizleri ile taş analizinin yapılması, en azından vücudun neden bu taşı yaptığı hakkında genel bir fikir verecektir. Bu şekilde ilaç ve diyet desteği ile vücudun aynı tip taşı tekrar yapmasının önüne geçmek veya en azından görülme sıkılığını azaltmak mümkün olabilmektedir.

    Prostat hastalıkları:

    Prostat sadece erkeklerde bulunan bir bezdir. Ceviz büyüklüğündedir ve rektumun hemen önünde iç kısmında, penisin dip kısmının hemen altında yer alır. Prostat idrarı ve semeni penisin dışına taşıyan üretranın iç kısmını sarmalamaktadır.

 

   Prostatbezinin fonksiyonlarından biriside spermleri canlı tutan ve koruyan seminal sıvının bir kısmını üretmesidir. Prostat bezi dokusunu oluşturan hücreler temel erkeklik hormonunu testosteronun etkisi ile büyür ve sağlıklı kalır. Erkeklik hormonlarının hepsine verilen genel isim androjendir.

   BPH(Selim prostat büyümesi) orta yaş üzerindeki erkekleri en sık etkileyen hastalıklardan birisidir. Yaş ilerledikçe görülme sıklığı artar. Hastaların yaklaşık %20’sinde cerrahi girişim gerekir,%80’inde ise izlem ve ilaç tedavileri önerilir.

   BPH semptomları:sık idrara gitme,geceleri idrar kalkma, mesaneyi tam boşaltamama gibi hayat kalitesinde düşüşe yol açan,yavaş bir ilerleme gösteren şikayetlerdir.

   Erkeklik hormonu olarak bilinen testosteronun etkisi ile büyüyen prostat;içinden geçen idrar yolu kısmında daralma yaparak kesik,kesik işeme ve idrar akımında zayıflamaya sebep olur.

   Parmakla prostat muayenesi, kanda PSA(Prostat Spesifik Antijen) tayini ve idrar tahlili yapılması ve Ultrason gereken incelemelerdir. Parmakla prostat muayenesi ve PSA tayinleri kötü huylu prostat büyümelerinin ayırt edilmesi için ürologlara yardımcı olur.

   Tedavi Seçenekleri:

   Prostat büyümesine bağlı komplikasyonları olan, ilaç tedavisine rağmen şikayetlerinde düzelme gözlenmeyen veya daha etkin bir tedavi yöntemini tercih eden hastalarda cerrahi tedavi uygulanır. Cerrahi yöntemler arasında, tercih hastanın prostat büyüklüğüne, genel durumuna, herhangi başka bir hastalığı olup olmamasına ve varsa bu hastalık için kullandığı ilaçlar ve benzeri birçok faktör değerlendirilerek yapılır. Verilen karara göre açık veya kapalı cerrahi tekniklerden birisi uygulanır. Yüzde 90 hastada kapalı yöntemler uygulanabilir. Bu operasyonlar belden yapılan anestezi ile vücudun kısmı uyuşturulması veya genel anestezi ile uygulanabilirler.Hastanın durumuna bağlı olarak kullanılan endoskopik ( kapalı ) prostat ameliyatı teknolojileri : TUR, plazmakinetik TUR ve Greenlight lazer holep operasyonlarıdır.Bu teknikler hastanın genel durumu prostatın büyüklüğü ve hastalığın selim veya habis(kanser)olmasına göre seçilirler.

     Prostat Kanseri

Prostat kanseri hücreleri prostat bezi hücrelerinden gelişir. Hemen, hemen bütün prostat kanserleri bez dokusundan gelişir .Prostat kanseri genel olarak prostat bez içersinde çok yavaş gelişir ve gelişirken sonunda prostat bezinin dış yüzüne yayılır.

Komşu organların dokularına da direk olarak sıçrayabilmektedir.Geç müracaat ve ihmal nedeniyle vücudumuzun uzak dokularına ve özellikle kemiklere de yayılabilmektedir.(metastaz = doğrudan veya lenf sistemi ve kan dolaşımı ile diğer dokulara sıçrama).     

   Prostat Kanseri;maalesef bir çok hastada geç dönemlere kadar hiç belirti vermeyebilir. Hiç bir yakınmaya da yol açmayabilir. Bu nedenle 40 yaş üzeri erkeklerin bu hastalık için (belli aralıklarla)Üroloji uzmanına başvurması ve izleyen yıllarda da düzenli kontrolden geçmeleri çok önemlidir. Belirtiler ancak idrar yolunu tıkadıktan sonra ortaya çıkar. Aşağıda sayılan şikayetlerden herhangi biri olduğunda mutlaka bir  Üroloji uzmanına başvurulması gereklidir:

 

Sık idrara çıkma;İdrar yaparken zorlanma;İnce ve kesintili idrar yapma

İdrar yaparken acı veya ağrı duyma;İdrarda kan görme

Sırt, kalça ve bel ağrısı;idrarda kan ya da iltihap olması

Menide kan ve ağrı gibi belirtiler olabilir.

 

   Prostat Kanseri Tedavisi:

Radikal prostatektomi:Erken tanıda hayat kurtan bir tedavidir.

hormonal tedavi;gecikmiş hastalarda ve cerrahi sonrası bazı hastalarda uygulanmaktadır.Bazı hastalarda hormonal tedavi;cerrahi kastrasyon – medikal kastrasyon şeklinde de yapılabilmelktedir.

Kemoterapi(Kanser karşıtı ilaçla)tedavi

Kriyoterapi(Dondurma tekniği)

Tedavi seçeneğinin belirlenmesinde en önemli kriterler; Hastanın genel durumu,hastalığın tespit edildiğindeki aşama, PSA’nın yüksekliği, biopsideki hücre özelliği  ve Kanserin Evresi (stage) dir.Tüm bu bulgular ışığında üroloji uzmanları tarafından hasta için en uygun tedavi yöntemi belirlenir ve uygulanır.

 

   Mesane(idrar kesesi)hastalıkları:

 

    Mesane göbek altındaki kasların arkasında, erkeklerde bağırsakların önünde kadınlarda rahmin önünde yer alan bir;böbreklerden gelen idrarın biriktiği organdır. Böbreklerden gelen idrar mesaneyi doldurmaya başladığında beyine sinirler yoluyla sinyal gider, buna karşılık beyin hem mesanenin kasılmasını engelleyecek hem de idrar tutmayı sağlayan kasların kasılmasını sağlayacak sinyaller gönderir. Ancak, mesanede biriken idrar kapasiteyi zorlamaya başladığında beyine giden sinyaller sıklaşır ve beyin kişiyi tuvalete yönlendirir. Böylece mesane adalesi kasılır, idrar tutmayı sağlayan kaslar gevşer ve kişi idrarını yapar. Mesanede normal bir erişkinde 350-500 ml kadar idrar birikebilir. İdrar birikirken mesane elastik olduğundan genişlemeye başlar, bu sayede mesane içerisinde basınç artışı olmaz, böbreklerden gelen idrar rahatlıkla mesaneye girebilir. Ayrıca, mesanenin hemen altında idrar tutmaya yarayan ve devamlı kasılı olarak duran kaslar idrar torbasında biriken idrarın kaçmasına engel olur. Kadınlarda anatomik olarak idrar borusu erkeklere göre daha kısadır. Kadınlarda salgılanan bazı hormonlar idrar borusuna (üretra) destek sağlar.

 

      İdrar inkontinansı(idrar kaçırma):

 İdrar kaçırmanın birçok nedeni vardır. Mesanenin enfeksiyonları (kadınlarda sistit, mesane iltihabı), vajina enfeksiyonları, mesane taşları, tümörleri, zorlu doğumlar, menopoz sonrası hormonal değişiklikler, karın bölgesine uygulanan şua tedavisi, sinirsel hastalıklar ve özellikle erkeklerde görülen prostat büyümesi gibi nedenlerle mesane çıkışı tıkanıklıkları idrar kaçırma nedeni olabilir. Ayrıca kadınlarda devamlı idrar kaçırmaya sebep olabilecek nedenler arasında mesane-vajina arasında ya da böbrekle mesane arasındaki idrar borusu (üreter) – vajina arasında oluşacak kaçaklar sayılabilir. Kontrolsüz şeker hastalığında, alkolizmde de idrar kaçırmaları görülebilir.

     Mesane (idrar kesesi)Kanseri:

Mesaneyi oluşturan hücrelerin kontrolsüz olarak çoğalmasına mesane kanseri denir. Mesane kanseri idrar kesesinin içini döşeyen hücre tabakasından kaynak alır. Eğer bu hücre çoğalması yalnızca mesanenin yüzeysel katmanı ile sınırlıysa buna yüzeysel mesane kanseri denir. Eğer hücre çoğalması derinleşip kas ve yağ tabakasına da geçerse buna derin (yaygın) mesane kanseri denir. Kas tabakasına geçmiş mesane kanseri çevre dokulara yayılabilir. Kan dolaşımı sayesinde dokulara ulaşıp uzak yayılım yapabilir, akciğer, karaciğer gibi organlara atlayabilir.

     Mesane Kanseri Belirtileri ve Risk Grupları:

  Sebebi tam olarak belirlenmemiş olan bu hastalığın her yaşta görülmesi mümkün olduğu gibi, çoğunlukla 60 yaş üstünde görüldüğünden ileri yaş hastalığı olarak düşünülebilir. Kadınlara göre erkeklerde 3 kat daha fazla görülen bu hastalığın en önemli sorumlusu, sigara kullanımıdır. Sigara içmeyenlere göre içenlerde 10 kat daha fazla rastlanan bu kanser, genetik yatkınlığı olanlar ile kimyasal maddelere uzun süre maruz kalanlarda da (boya, lastik, deri vb sanayinde çalışanlar gibi) sıklıkla gözlenmektedir. Tekrarlayan idrar yolu hastalıklarında, böbrek taşı rahatsızlığı olanlarda, uzun süre sonda kullanmak zorunda olanlarda mesane kanseri riski artmaktadır.

     Mesane Kanseri Belirtileri;

- İdrardan gözle görülür kan gelmesi,

- İdrarda yanma

- İşeme esnasında ağrı ve sık idrara çıkma isteği

Bu şikayetler basit idrar yolları iltihabı ile benzer şikayetler olduğundan pek önemsenmez, fakat özellikle risk grubundaki kişilerde bu şikayetler olduğunda mutlaka doktora başvurmalıdırlar.

Teşhis için yapılması gerekenler:Yukarıdaki şikayetler ortaya çıktığında bir üroloji uzmanına müracaatla gerekli tedavi ve yönlendirme yapılacaktır

 

      Mesane Kanseri Tedavisi:

  Bir çok mesane kanserli hastada kullanılan tedavi yöntemi cerrahidir.

Cerrahi tedavi çeşitleri ve hangi tekniğin uygulanacağı ilgili üroloji uzmanınca kararlaştırılacaktır. Operasyon tekrarlanabilir ve bu tip bir cerrahiden sonra kemoterapi ve/veya ışın tedavisi yapılabilecektir.

 

 

 

Atatürk Mah. Şehit Nusret Cad. No:9 Haliliye/ŞANLIURFA

315 71 41 - 215 30 30 - 544 314 71 41 / FAX 0 (414) 315 90 40

info@ozelmeydanhastanesi.com

© 2017 Özel Meydan Hastanesi